HOŞGELDİNİZ

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

SİTEMİZE HOŞGELDİNİZ


    Bir Aşk Masalı

    Admin
    Admin
    Admin


    Bir Aşk Masalı Empty Bir Aşk Masalı

    Mesaj  Admin Çarş. Mart 25, 2009 1:27 pm

    İki deniz vardı bizi ayıran
    Ruhu aymaz teni mavi
    Bir de gözyaşlarımla ben yaptım

    Öyküler masal, masallar destan
    Bir Güneş
    Bir Ay
    Düşüp martı kanadından
    Haleli sayfalara yazıldı

    Mevsim
    Neşe ve enerji saçan nergislerin ilkbaharıydı
    Ansızın çıkageldi Eros
    Çalmadan kapımızı
    Alabildiğine aşk kokuyordu Smyrna
    Batan güneşin altın sarısı ışınları
    Aşkı soluyordu yüreğimizde

    Akşam sessizliğinin
    İlahi törene dönüştüğü o anda
    Önce kızıl meltemiyle okşadı saçlarımızı
    Derinden usulca
    Nefertari'nin ruhuyla taçlandırdı beni
    Yedi yer yedi gökler kutsandı
    İşte o an
    Tek bir ruhtuk sadece
    Bedensizdik
    Ta ki dökülürken mavi sularımıza dolunay
    Yakamozlar yağdı arşıâlâdan
    Biz sırılsıklam olana kadar

    Cömertti Nil'in bereketi
    Coşkun aktı da sevdalandık
    Nevbahar sarhoşu nergislerdik biz
    Güneşe doğru yükseldiğinde aşkın ezgisi
    Tepeden tırnağa aşk kokardı sularımız
    Mecnuna dönerdi deniz
    Sevinçlerimizi şölen yapar
    Ağlardık

    Işığın efendisi Ay
    Ve biz gölgesinde Amon'un
    Secde duran yıldızlarıydık
    Yer'le gök arasında asılı büyünün
    Uslanmaz çocuklarıydık

    Amon ses verdi sonra;
    "Ey Smyrna'lı şairlerin babası Homeros
    Ramses'e kulak ver
    Gölgesinde dinlendiğin
    Mis kokulu limon ağacına yazdım adlarını
    Görmesen de
    Tanrılar adına
    Gök Tanrının gözlerini veriyorum sana
    Sen de dinle ve kutsa onların aşklarını!"
    II.

    Ah, nereden bilebilirdim ki!
    Gecelerden sonra aşk gibi
    Hainlik de çıkacakmış ansızın ortaya
    Ölümsüz aşk yerini
    Nefretlere teslim edecek
    Al kiraz üstüne karlar yağacakmış

    Bir vurgun yedim yüreğime
    Kurtulamadım zalim ellerinden
    Aşkımızı sarmadan kefene
    Göğe savurdular küllerini
    Ruhumu da beraberinde aldılar
    İçimdeki hem sen
    Hem de sensizliğimdi kaybolan

    Nasıl da göremedim fırtına öncesi sessizliği!
    Bakabilseydim Nefertari'nin gözleriyle
    Set'in bir kader olarak hazırladığı sonumuzu
    Görebilirdim öncesinden

    Gecenin kör karanlığında
    Batı akasyanın altında yapıldı tören
    Bilmediğim bin bir türlü bilmecelerle dolu
    Ağıtlarla hazırlandım son yolculuğa
    Bu son vedaydı
    Aşkıma / efsunlu yaşamıma

    Ah, şimdi
    İlyada'nın Truvası olsaydım!
    Onlara da tattırsaydım ihanet şarabından
    Yerini bulsaydı Tanrıların adaleti
    Ya da mavi sularına dalıp Akdeniz'in
    Ummanlara deniz katacağıma
    Nil olup seraplara aksaydım...

      Forum Saati Cuma Kas. 01, 2024 8:28 am